Adından da anlaşılacağı gibi kemanı andıran bu bas gitar, klasik bir görünüm ve sound arayanları gerçekten heyecanladıracak türden... Günümüzde bir çoğumuz Epiphone markasını Gibson markasının yan ürünü olarak bilse de Epiphone, tarih olarak aslında Gibson'dan daha eskilere dayanıyor.
Epiphone ile ilgili zamanda kısa bir yolculuk
İlginç bir bilgiye hazır mısınız? Epiphone enstrümanları, 1873 yılında Osmanlı döneminde İzmir'de Yunan asıllı Anastasios Stathopoulos tarafından üretilmeye başlandı. Daha sonra dönem şartları ve zorlukları nedeniyle 1903 yılına gelindiğinde Epiphone üretim sürecine Amerika'da devam etti. Yıllar içinde Epiphone, kendini archtop gitarlar konusunda fazlasıyla geliştirerek Amerika'da önde gelen firmalar arasında yer almayı başardı. 1940'lı yıllara gelindiğinde Epiphone'un en büyük rakibi Gibson'dı. İki firma arasında sıkı bir rekabet yaşanıyordu. 2. Dünya Savaşı'nın başlamasıyla Epiphone'un gerileyen ekonomik durumunu fırsat bilen Gibson, en büyük rakibini satın aldı ve uzak doğuda ürettiği kendi modellerini Epiphone markası altında piyasaya sürmeye başladı. Günümüzde Epiphone'un kendine has hallow body gitarları,birçok ünlü müzisyenin ilk tercihi. Yani Epiphone, bir kısım gitar modellerinde özellikle dehallow body'lerde hala geçmişteki dokusunu ve zenginliğini koruyor. Bu ay inceleyeceğimiz bas gitar, Epiphone'un kendi orijinal tasarımı olmasa da hollow body olması nedeniyle Epiphone'un başaralı bir ürünü. Başta da bahsettiğim gibi bu bas modelinin meşhur olamasını sağlayan en önemli kişilerden biri, Beatles'ın basçısı Paul McCartney. Basın modelinin takma ismi olan “beatle” adı da buradan geliyor. Bu örneklerden sonra inceleyeceğimiz bas gitarın tonal yapısı kafanızda biraz canlanmıştır sanırım . Benim ilk izlenimlerim ise bas gitarda retro ton ve görünüm arayanların bu bası oldukça beğenecekleri yönünde.
Teknik Özellikler
-Akça ağaç hollow gövde
-Gül ağacı klavye
-Set-in akça ağaç neck
-NYR&NYT mini humbucker
-Chromed hardware
-Scale length 30.5" (774.70mm)
-Width at nut 1.65" (41.91mm)
Gövde, sap, klavye...
Kullandığımız enstrümanlar elektronik bir yapıya sahip olsa da gitara esas karakterini veren o gitarda kullanılan ağaçtır. Viola bası ilk elinize aldığınızda fazlaca hafif yapısı karşısında şaşırabilirsiniz. Bunun nedeni ise Viola basın gövdesinin hollow body bir yapıya sahip olması. Gövdede kullanılan akça ağaç ve hollow body kombinasyonu ortaya sustain'li akustik bir ton çıkmasına neden oluyor. Bu da iyi bir bas gitar tonun habercisi diyebilirim.
Sapa baktığımızda ise kullanılan ağaçtan önce ergonomik olarak rahatlığından bahsetmek istiyorum. Samimiyetle söyleyebilirim ki bugüne kadar çaldığım en rahat sap yapısına sahip bas gitarlardan biri. C-Shape yapı, 30.5” scale ve nut width'deki 1.65” genişlik, bu bası saatlerce keyifli bir şekilde çalmamızı sağlıyor. Sap kısmında kullanılan ağaca baktığımızda ise yine akça ağaçla karşılaşıyoruz. Tuşe kısmında ise gül ağacı klavye kullanılmış. Sapın arka kısmında kullanılan cila, gitarın gövdesindekiyle aynı. Bu da gitara bütünleşik, sıcak bir hava katıyor. Tüm bunların birleşimi ve yapısı, bize geçmişin dokusunu yaşatmayı başarıyor.
Tonal Karakteristik
Bir gitarda aradığım ve olmasını beklediğim en büyük özellik, o gitarın tonal anlamda bir kimliği karakteri olmasıdır. Epiphone viola bass gövde yapısı ve akustik sound'uyla tüm bunlara cevap niteliği taşıyor diyebilirim. Daha gitarı amfiye bağlamadan çıkan akustik sound gerçekten insanı heyecanlandırıyor. Bu durum beni de etkilemiş olacak ki gitarı çalmaya başladığımda 1 saat boyunca ampliye bağlama ihtiyacı hissetmedim. Açıkçası bir bası anlamaya çalışmanın en yollarından biride bu. Ancak ampliye bağladığımda çıkan sound, üzerinde kullanılan manyetiklerin, NYR&NYT mini humbucker'ların bende beklediğim etkiyi yaratmamasına neden oldu. Ama bu tamamen giderilebilir önemsiz bir sorun. Tüm bunlara rağmen akustik kalitesi , amplileme sırasında da fikir sahibi olmamıza yetiyor. Size tavsiyem alt frekansları oldukça yoğun veren bu bası, mid range'i yüksek kaliteli bir amplide denemeniz. Böylelikle tam bir denge yakalamış olacaksınız. Tabi ki dengeli bir sound yakalamanız için, gerçekten ekstra iyi bir Eq'lama yapmanız gerekiyor. Düzgün parametreleri yakalayamamanız durumunda tatmin edici olmayan bir sound çıkması çok mümkün.
Manyetikler...
Manyetiklerin karakteristiğinden biraz bahsetmek gerekirse, 2 adet NYR&NYT mini humbucker bulunduran Viola basımızın brigde manyetiği bize daha kemiksi tonları, neck manyetiği ise daha bas tonları yakalamamızda yardımcı oluyor. Esas karakteristiğini veren manyetik ise neck manyetiği diyebiliriz çünkü gitar bas karakterini tamamen bu manyetikten alıyor.
Tonu dengelemek için de brigde mayetiği, basın sound'unun dengeli çıkmasını sağlıyor.
Kayıt...
Protools HD Icon masasında gerçekleştirdiğim kayıtlar sırasında bası amplileme gereği duymadan direkt Neve 8801 channel strip'in preamp'ına bağlayarak kaydı gerçekleştirdim. Daha sonra kayıtları dinlediğimde geçekten güçlü ve karakteristik tonal potansiyele sahip olduğunu bir kez daha gördüm.
Son Olarak...
Epiphone Viola basa fiyat bölü performans açısından not vermek gerekirse 10 üzerinden 9 almayı hak eden, profesyonel ve üst seviye kullanımlar için gayet uygun bir bas gitar diyebiliriz. Kalitesine göre 332 Euro'luk fiyatıyla şaşırtan ucuzlukta. Bu bas gitarı Zuhal Müzik'te bulabilirsiniz. Gitarın el yapımı olarak üretilmesi atlanmaması gereken bir özellik. Eğer bir bas alacaksanız, retro klasik bir görünüm ve ton arıyorsanız, gerçekten kaçırmamanız gereken bir bas gitar.
(Erdinç Kaya'ya teşekkürler)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder